
6 Mart 2015
Zirvede konuşan Bakan Müezzinoğlu, Bakanlık olarak, "Önce sağlık, önce insan" diyerek geceli gündüzlü çalışmalar yapıldığını belirtti.
Hekimliğin bir taraftan zorluklar içerdiğini, diğer taraftan önemli bir saygınlığa sahip olduğunu belirten Müezzinoğlu, hasta olana, derdi, kaygısı olana hizmet ettiklerini, onu, umutlarını karartmadan, umutlarının peşinde koşacağı sürece taşımak gibi bir sorumluluklarının bulunduğunu aktardı. Mesleklerini sunarken yalnız hastayı ve hastalığı düşünmediklerini, hasta yakınlarıyla da ilgilendiklerini söyleyen Müezzinoğlu, "Hastayı tedavisiyle ilgili yol haritasını belirlediğimizde hasta yakının kaygısı tereddüdü veya bilgilenmesi yeterli değilse yine farklı farklı sorunlarla sıkıntılarla karşılaşabiliyoruz" dedi.
Hekimlerin her zaman bilimsel gelişmeleri takip ederek, gelişmeleri bir an önce hastaya sunma sorumluluklarının bulunduğunu kaydeden Bakan Müezzinoğlu, tıp eğitiminin, fakülteden mezun olduktan sonra da devam ettiğini anlattı.
"Çat kapı evlere ziyarete gidiyorum"
Bakan olarak gittiği kentlerde ev ziyaretleri yaptığına anlatan Müezzinoğlu, bu ziyaretlerini o kentin valisi ve ilgili birim yöneticisinin bilgisi olmadan önceden planlandığını söyledi.
Ziyaret edeceği illere gitmeden önce Bakanlıktan, oradaki sağlık kuruluşlarından bir ay önce hizmet almış hastaların listesini ve adreslerini istediğini ifade eden Müezzinoğlu, "Bir ay önce doğum yapmış bir kadının evine, bir ay önce yoğun bakımdan çıkmış bir hastanın evine ve cerrahi müdahale olmuş bir hastanın evi olmak üzere ortalama üç yere ziyarete gidiyorum çat kapı. Buralarda bir yönetici olarak çok farklı fırsatları yakalayabiliyoruz. Yönetici gözüyle bakmanın ötesinde hizmeti alan gözüyle sorunun ne olduğunu bulma fırsatını yakalıyoruz" diye konuştu.