T.C. Sağlık Bakanlığı Bilkent Yerleşkesi’nde, 12 Mayıs 2025 Pazartesi günü, Ebe ve Hemşireler Günü Programı yapıldı.
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun teşrifleriyle düzenlenen etkinliğe, 81 ilden ebeler ve hemşireler katıldı. Sağlık Bakanı Memişoğlu, başarılı çalışmalara imza atan ebe ve hemşirelere ödüllerini takdim etti.
Ebe ve Hemşireler Günü Programı’nda katılımcılara hitap eden Sağlık Bakanı Memişoğlu, konuşmasında şunlara yer verdi:
Hemşirelik, Ebelik İnsanların En Zor Anında Onların Elini Tutan Bir Sevgi Mesleği
“Çok Değerli Basın Mensupları, Çok Değerli Yönetici Arkadaşlarım, Çok Değerli Çalışma Arkadaşlarım, Büyük Sağlık Ordusunun Neferleri, Hemşire Arkadaşlar, Ebe Arkadaşlar. Önce gününüzü kutluyorum, 12 Mayıs Ebeler ve Hemşireler Günü ile Ebeler ve Hemşireler Haftası’nı kutluyorum. İnsanların en zor zamanlarında yakınında olan, onların derdine derman olmaya çalışan, aynı zamanda hastalanmadan sağlıklarını koruması için eşlik eden ve esasında bir mucizenin şahidi olan Hemşireler ve Ebeler Günü ne ifade ediyor? Sağlıkçı olmak özellikle bizler için sadece bir meslek değil. Bizler adanmışlık ve sevgi mesleği yapıyoruz. Hemşirelik, ebelik sadece bir meslek değil; aynı zamanda insanların en zor anında onların yanında olan, onların tedavisini, bakımını yapan veya elini tutan, duygusunu paylaşan bir sanat, bir sevgi, bir sevgi mesleği. Onun için bizim yaptığımız işler bazen kendi ailemizden, bazen kendi çocuğumuzdan, bazen günlük ihtiyaçlarımızdan çok önemli hâle geliyor. Bir insanın iyileşmesi, bir insana faydanızın dokunması kadar mutluluk verici hiçbir şey olmadığını bilen, hisseden, yaşayan insanlarız her birimiz. Özellikle 24 saat hastasının yanında kalan ve onun her türlü tedavisiyle, moral motivasyonuyla ilgilenen, onunla dertlenen hemşireler; bir annenin, anne adayının yolculuğunda ona eşlik eden, o yeni bir can oluştururken ona yardım eden ve doğumu gerçekleştiren, doğumdan sonra da bebeği takip eden ebeler için sadece bir meslek değil esasında, adanmışlık ve sevgi mesleği. Onun için bu kutsal, çok ulvi yapılan meslek gerçekten zor, meşakkatli ama o kadar da mutluluk verici bir sanat.”
Bizim Medeniyetimiz Çok İyi Sağlıkçılar, Hekimler, Hemşireler, Ebeler Yetiştirdi
“Türkiye’de depremi de yaşadık, COVID-19’u da yaşadık. O zamanki özveriyi, çalışkanlığı, bu toplumu örnek olacak şekilde temsil eden sizlere minnetlerimi her bir fert adına, her bir vatandaş adına arz etmek istiyorum. Esasında baktığınız zaman bizim medeniyetimizin sağlığa ve sağlıkçıya ne kadar önem verdiğini, aynı zamanda çok iyi sağlıkçılar ve hekimler, hemşireler, ebeler yetiştirdiğini geçmişte görürsünüz. 1206 yılında Kılıçarslan’ın kızının adına yapılmış Kayseri’deki esasında şifahaneyi gördüğünüz zaman, Gevher Nesibe’yi (Gevher Nesibe Darüşşifası), bizim medeniyetimizin sağlıkla ilgili neler vizyoner olarak yaptığını görürsünüz. Esasında yeni başlamıyor sağlıkta Türk dünyasında sağlığa yatırım veya hemşirelik. Hemşirelik esasında insan var olduğundan beri hastalanana derman olmaya çalışan insanların yaptığı bir meslek. 1480’lerde Edirne Şifahanesi’ne (Sultan II. Bayezid Külliyesi Sağlık Müzesi) baktığınız zaman, o insanların bakımının, tedavisinin, dertlerine derman olunmasını Anadolu’da gördüğünüz zaman, gerçekten sağlıkla ilgili Türk medeniyetinin, geçmişimizin, Anadolu’nun ne kadar zengin ve ne kadar insanların özverili olduğunu görürsünüz. Tabii baktığınız zaman modern hemşirelik dediğimiz, esasında Florence Nightingale’in doğum tarihi olan 12 Mayıs’ı biz hemşirelik günü olarak kutluyoruz. Esasında Kırım Savaşı bize bugünkü modern hemşireliğin tanımını oluşturmuştur ama hemşirelik tanımı insanlıktan beri olan bir meslek ve Anadolu’da, Anadolu kültüründe hemşirelik, 1200’lerden beri sağlık hizmetini sunan insanların olduğu bir meslek. Ama bugün baktığımızda, evet biz baktığımızda Florence Nightingale’in şahsi hükmiyetinde bugünkü meslek tanımına gelmiş bir adanmışlık, sevgi mesleği. Tabii Türkiye’de özellikle Kırım Savaşı’yla beraber modern hemşireliğin uygulanmaya başlaması, daha sonra da 1925’te bugünkü adıyla Türk Kızılay’ın hemşirelik okullarını açmasıyla Türkiye’de hemşirelik mesleğinin ve insanların en zor zamanlarında yanlarında olan mesleğin resmî tanımı yapıldı.”
Türkiye Hemşirelikte de Dünyada Yeni Ufuklar Açabilecek Altyapıya ve İnsan Gücüne Sahip
“Bugün ülkemizde 265 bin 305 hemşiremiz var, 61 bin 756 ebemiz var. Bunlarla dünyaya örnek olan bir sağlık hizmeti veriyoruz ve bu örnek olması esasında COVID-19’da, depremde dünyada ispat edilmiş bir iyi sağlık hizmeti sunan ülke olmamızdan ve şu anda da dünyanın her yerinden insanların gelerek Türkiye’de sağlık hizmeti almasından anlaşılıyor. Artık Türkiye sağlıkta yeni bir aşamaya geçecektir. Bu aşama sadece hizmet değil, aynı zamanda koruyucu, temel sağlığı çok daha ön planda tutarak, aynı zamanda üreterek Sağlıklı Türkiye Yüzyılı’nı yapmakla mükellefiyetimiz var. Koruyan, Geliştiren, Üreten Sağlık modelimizle esasında yeni bir başarı hikâyesi yazmak durumundayız. Ben eminim 1,5 milyonluk sağlık ordusu bunu yapabilecek iradeye ve bilgiye sahip. Hep beraber bunu başarabileceğiz. Bugün artık sadece tedavi hemşireliği değil, bakım hemşireliğinden koruyucu hemşireliğe kadar, yönetici hemşireliğine kadar sertifikası olan 13 programla beraber Türkiye, hemşirelikte de dünyada yeni ufuklar açabilecek altyapıya ve insan gücüne ve sizlere sahip bir ülke.”
Çok Yakın Zamanda Bununla İlgili Bir Mobil Uygulamaya Geçeceğiz
“Bugün maalesef yüzde 61 oranında ameliyatla çocuklarımızın dünyaya gelmesinden çok, ebelerimizin özellikle son 3 ayında anne adaylarımızı motive ederek, onlarla beraber olarak bugün doğumu normal, doğal olan şekliyle yapması için bir kampanya ve çalışma içindeyiz. Onun için ebelere yetkilerini verdik, bugün doğumhanelerin standartlarını oluşturduk. Aynı zamanda da gebe okullarımızda insanlarımıza, anne adaylarımıza doğumun nasıl doğal olanını yapması için yardım edeceğimizi anlatıyoruz. Çok yakın zamanda bununla ilgili de bir mobil uygulamaya geçeceğiz.”
Türkiye Sağlıkta Bir Dünya Markası
“Ben her birinize bir Sağlık Bakanı olarak, aynı zamanda bir Türk vatandaşı olarak minnet duyuyorum. Çok daha iyi yerlere gelmek için çalışacağız. Çocuğunu evde bırakan, gece sabahlara kadar nöbet tutan, hiç uyumayan bütün meslektaşlarımızı, hekiminden hemşiresine, ebesine, sağlık çalışanına kadar gerçekten bu ülkenin gurur kaynağı olarak görüyorum. Bizler bu özveri mesleğiyle, bu adanmışlıkla Türkiye’de çok daha iyi, çok daha başarılı sağlık hizmeti sunacağımıza eminim. Çünkü hemşirelerimiz, ebelerimiz dünyanın en özverili, en bilgili hemşireleri, ebeleri. Artık alçak gönüllü değiliz sağlıkta. Bunu özellikle söylemek istiyorum. Artık sağlıkta Türkiye bir dünya markası. Sağlık insan gücüyle Türkiye bir dünya markası. Bugün Avrupa’nın veya gelişmiş ülkelerin hemşire sayısının neredeyse yarısında olan hemşire sayısına rağmen Türkiye sağlıkta çok iyi yerlerde. Hekimler de keza öyle, sayısı baktığın zaman Avrupa OECD’nin ortalamasının altındayız. Buna rağmen bu kadar iyi sağlık hizmeti verebiliyorsak biz bunları tamamladığımızda, kendimizi geliştirdiğimizde çok daha iyi sağlık hizmeti vereceğiz. Çok daha iyi sağlık teknolojisi, bilgisi üreteceğiz. Aynı zamanda da koruyucu sağlık hizmetlerini geliştireceğiz. Aşı yapanından, anneliğin ilk hazzını yaşatması için o çocuğu doğurtanından, tedavi için sabahlara kadar serum takip edeninden, monitör takip edeninden, bütün hemşirelerden Allah razı olsun diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum, Allah’a emanet ediyorum.”
© 2025 T.C. Sağlık Bakanlığı Tüm hakları saklıdır.
